Elmayı Isırmak

Sonunda, bestseller yazar Judith Sills bize; ''Kadınlar erkekleri daha fazla sevebilecek kadar güçlüler, çünkü artık onlara daha az ihtiyaç duyuyorlar,'' diyor.
Erkekleri daha fazla sevmek mi? Ama kadınlar erkekleri zaten çok fazla sevmiyor mu? Hayır, diyor Sills. Kadınlar erkeklere çok fazla ihtiyaç duyuyorlardı, onları hayatları içerisinde çok önemli bir konuma getirmişlerdi ve bu erkekleri sevmenin ve sevildiğini hisetmenin önüne çıkan bir engel olmuştu.
Geleneksel düşünce sahipleri, ''Onu sev çünkü ona ihtiyacın var'' diyordu, feministler ''Ona kimin ihtiyacı var ki?'' dediler. O geçmişte kaldı, zaman değişti. Elmayı Isırmak size onun hakkında konuşmak yeter diyor.
Erkeklerle anlaşma yapmak, onları başka bir dile çevirmek, onları yenilemek artık yeter. Sonunda biz kadınlar süreç içinde kendimizi kaybetmeden sevebilecek kadar akıllandık.
Aşk kimi seçtiğinizden çok kim olduğunuzla ilgilidir. Onun sizinle nasıl ilgilendiğinden çok, sizin onunla nasıl ilgilendiğinizle, onun sizi nasıl tahrik ettiğinden çok tahrikler karşısında nasıl davrandığınızla ilgilidir.