600 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo bedava!
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde... - Mahir Ünsal Eriş | Yeni ve İkinc
%20 indirimli

Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...

ISBN / BARKOD : 9789750510670
Üretici : İletişim Yayınları
Yazar : Mahir Ünsal Eriş
Sayfa Sayısı : 152
Konu Edebiyat / Roman - Günümüz
Son zamanlardaki satış : 2
Abim Atatürkü çok severdi, bense Allahı. Babam, annemi ve Galatasarayı severdi, annem de Ringoyu. Babam yorgun bir adamdı. Gündüz vardiyasındayken her gün, çalıştığı taşocağında sanki onca kayayı sırtına vurup ordan oraya Yazının devamı...
STOKTA YOK
Liste Fiyatı : 27,50
Kitapsahaf Fiyatı : 22,00
Kazancınız : 5,50

Ürün Özellikleri

Stok Kodu

9789750510670

Boyut

135-195-0

Sayfa Sayısı

152

Basım Yeri

İstanbul

Basım Tarihi

2012-07-06

Kapak Türü

Karton

Kağıt Türü

2.Hamur

Dili

Türkçe
Abim Atatürkü çok severdi, bense Allahı. Babam, annemi ve Galatasarayı severdi, annem de Ringoyu. Babam yorgun bir adamdı. Gündüz vardiyasındayken her gün, çalıştığı taşocağında sanki onca kayayı sırtına vurup ordan oraya sürüklemiş gibi, kalan son canıyla eve gelir, çoğunlukla da tek kanallı televizyonun bitmek bilmeyen ana haber bülteni sona ermeden uyuyakalırdı, akvaryumun karşısındaki ikili koltukta. Yaz bitince kalabalığın günbegün seyreldiği, ahalinin biz bize kalıp bıkkınlıkla merabalaşıp mahsunlaştığı, her gürültünün ikindi vakti ağır usul söndüğü bir sahil şehrini düşünün... Boş masaları döven yağmurları, kirlenmiş kıyıları, eprimiş güneş şemsiyelerini... Buna, seksenli yılların sakaletini, iğreti kaygılarını, katıksız korku olan çaresizliğini ekleyin. Mahir Ünsal Eriş, bir sahilde oturmuş, can sıkıntısından esneyen, kendi çocukluğuna bakıyor; renkli, yuvarlacık, pütür pütür bir çocukluk anlatıyor bize. Komen! komen! diye ateş eden oğlan bebelerini, mobiletleri, leblebi tozunu, Kaynanalar Parkını, Kız Meslekin kızlarını, Klinsmannı, Evrenosu, Allahın yanına aldığı iyileri, kale zindanındaki prensesleri resmediyor. Yoksulluk, hoyratlık, yalnızlık, gamsızlık, kırk mumluk sarı ampulün ışığında belli belirsiz görünüp, kayboluyor. Merhamet, taşraya uğramadan Kaf Dağına gidiyor... Canlı, anlatma iştahıyla dolu yeni bir ses var karşımızda. Eriş, soba boyasıyla boyanmış hikâyeleriyle edebiyat şehrengizinde... Mağlup ama baştan kaybetmişliğini bilen bir hınzırlıkla sırıtıyor okuruna...
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.


Yorum yaz
Kapat