600 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo bedava!
Milena'ya Mektuplar (Ciltli) - Franz Kafka | Yeni ve İkinci El Ucuz Ki
%30 indirimli

Milena'ya Mektuplar (Ciltli)

ISBN / BARKOD : 9786059127219
Üretici : Panama Yayıncılık
Yazar : Franz Kafka
Sayfa Sayısı : 400
Konu Edebiyat / Mektup - Günlük
Son zamanlardaki satış : 5
1919 yılında Prag'daki bir kafede tanıştıklarında Franz Kafka 36, MilenaJesenská 23 yaşındaydı. Milena yaşadığı Viyana'ya döndükten sonra Kafka'ya bir mektup yazarak eserlerini çevirmek istediğini söyler. Kafka buna olumlu yanıt Yazının devamı...
STOKTA YOK
Liste Fiyatı : 35,00
Kitapsahaf Fiyatı : 24,50
Kazancınız : 10,50

Ürün Özellikleri

Stok Kodu

9786059127219

Boyut

135-210-0

Sayfa Sayısı

400

Basım Yeri

Ankara

Basım Tarihi

2015-07-21

Çeviren

Murat İbrahim Çelebi

Kapak Türü

Karton

Kağıt Türü

2.Hamur

Dili

Türkçe
1919 yılında Prag'daki bir kafede tanıştıklarında Franz Kafka 36, MilenaJesenská 23 yaşındaydı. Milena yaşadığı Viyana'ya döndükten sonra Kafka'ya bir mektup yazarak eserlerini çevirmek istediğini söyler. Kafka buna olumlu yanıt verir. Hastalığı nedeniyle kaldığı Meran'dan 1 yıl sonra Milena'ya ikinci mektubunu yazan Kafka, 2 yıl yoğun bir şekilde sürecek ve tarihe geçecek mektup aşkının ilk adımını atmış olur. Bu büyük aşka tanıklık ederken aynı zamanda mektuplaşmanın o dönem insanları için önemine, mektupların başka insanların eline geçmesini engellemek için üzerlerine takma isimler yazmak, postaneden teslim almak gibi yöntemleri kullanmalarına ve mektupların hızlı ve güvenli bir şekilde alıcısına ulaştırılması için geliştirilen posta hizmetinin kusursuzluğuna şahit olacak, Kafka'nın ölümcül hastalığına bakış açısına, döneminin meşhur yazar hakkındaki düşüncelerine, kendine güvensizliğine, kıskançlıklarına, saflığına, alçak gönüllüğüne, korkularına kısacası tüm sırlarına vakıf olacaksınız. "Her şeye rağmen, mutluluktan ölünebiliyorsa, o zaman kesinlikle bu şekilde öleceğim. Ayrıca, ölüm döşeğindeki birisi, mutluluk sayesinde hayata tutunabiliyorsa o zaman ben de hayatta kalacağım." "Aldığın çiçekler için çok üzgünüm, o kadar üzgünüm ki ne tür çiçekler olduğunu bile okuyamadım. Şimdi senin odanda duruyorlar. Eğer gerçekten odandaki gardırobun yerinde olsaydım, gündüz kendimi bir şekilde odanın dışına atar ve en azından çiçekler solana kadar salonda dururdum. Hayır, bu hiç de hoş değil. Ve o kadar uzakta ki her şey ama hâlâ odanın kapısının kolunu görebiliyorum, bana gözlerimin önündeki mürekkep hokkası kadar yakın." "Seni seviyorum işte, budala, deniz dibindeki çakıl taşı nasıl sevilip, sarmalanır, ona bağlanılırsa ben de sana öyle bağlıyım." "Yanımda yürüyordun, bir düşünsene, yanımdaydın!"
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.


Yorum yaz
Kapat