600 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo bedava!

Struma

İstanbul Açıklarında 72 Gün Boyunca 769 Yahudi'nin Dramı!

ISBN / BARKOD : 13000000001646
Üretici : Destek Yayınları Sahaf
Yazar : Halit Kakınç
Sayfa Sayısı : 231
Konu Tarih / Araştırma - İnceleme
Son zamanlardaki satış : 1
Ülkemizin önde gelen araştırmacı akademisyenlerinden yazar dostum Halit Kakınç, Struma olayı hakkında bugüne kadar karanlıkta kalmış birçok bilgiyi de içeren önemli bir eseri yayımlıyor. Ben, Struma cinayetini bire bir yaşadım. 1941 Yazının devamı...
Kargo Ücreti : 65,00 TL
Kitapsahaf Fiyatı : 16,00

Ürün Özellikleri

Stok Kodu

13000000001646

Boyut

13.50x21.00

Sayfa Sayısı

231

Basım Yeri

İstanbul

Basım Tarihi

2017-05

Kapak Türü

Ciltsiz

Kağıt Türü

2. Hamur

Dili

Türkçe

Ülkemizin önde gelen araştırmacı akademisyenlerinden yazar dostum Halit Kakınç, Struma olayı hakkında bugüne kadar karanlıkta kalmış birçok bilgiyi de içeren önemli bir eseri yayımlıyor.
Ben, Struma cinayetini bire bir yaşadım. 1941 yılında, 15 Aralıkta Struma gemisi Sarayburnu açıklarına demir attı. Rıhtıma yanaşmasına izin verilmedi. Gece gündüz polis nezaretinde, 769 insan 72 gün boyunca deniz ortasında hapsedildi ve sonra katledildi.
Yazar Halit Kakınçın bu eserinin en sonunda, Anadolu Ajansının 24 Şubat 1942 tarihli açıklamasını bulacaksınız. Vatandaşlarına saygısı sıfır olan ceberut ve despot devlet anlayışını yansıtan bu açıklama, aynı zamanda utanç verici bir yalanı da içeriyor: Geminin tamiri hitam bulduğu halde diye başlıyor.
Aslında motor arızalı olarak, atölyede kalmıştı. Yani, Struma motorsuzdu. Motorsuz bir gemi, kaderine terk edilen 769 insanı taşıyan bir büyük yüzen tabuttu. Ve devletin Anadolu Ajansı, utanç verici bir şekilde, geminin tamirinin bittiğini iddia ediyor, yalan söylüyordu. Katillerin cinayetlerini örtmeye çalışıyordu.
Struma cinayetinin üzerinden 70 yıl geçti. Mensubu olduğum Türk toplumunun eleştirilecek birçok yönü var. Bence bunların başında, eskiden beri süregelen geçmişte kalmış sayısız günahlarıyla yüzleşememek ve huzura erememek var. Bu cesareti ıskalamak Cesetleri arka arkaya, üst üste yığıp dolap kapılarını kilitlemek İyi de, cesetler orada kokuşup duruyor. Koku etrafa yayılıyor, havayı zehirliyor. Şu dolapları artık açıp havalandırsak, günahlarımızla yüzleşsek, huzura ermeyi denesek daha iyi olmaz mı?
İshak Alaton

Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.


Yorum yaz
Kapat